İnsan vücudu bakım ve takip gerektiren bir yapıdır. Tıpkı bir araba gibidir. Doğduğumuz andan itibaren vücut yaşlanmaya ve yıpranmaya başlar. Ancak bizi ayakta tutan ve yaratılıştan gelen bir düzen ve savunma mekanizması vardır. Bunun ismi bağışıklık sistemidir. Bu sistem ikinci bir beyin görevi görerek bizdeki yıpranmaları tamir eder bize zarar vermesini engeller. Öyle ki doğduğumuz günden bugüne gün içerisinde onlarca yüzlerce kez başımıza bela olacak sıkıntılar gelir ancak sistem bunu bertaraf eder.
Bu bağışıklık sistemi vücudun birçok organından köken alır ve bizi aslında hem dış etkilerden hem de bizden korur. aslında vücudumuz da bize zarar verebilir. Bu konuyu ileriki yazılarda konuşuruz inşalar. Peki bizi dış etkilerden ve kendimizden koruyan bu sistemin sağlıklı işlemesi için bazı gereklilikler yokmudur? Tabi ki birçok şeye ihtiyacımız var.
Bağışıklık sistemini dengeleyen ve iyileştiren faktörlerden kısaca bahsedelim. Yani sisteme destek olmamız için bizim yapmamız gereken şeylerden bahsedelim. Beslenmenin düzeltilmesi, egzersiz, kimyasallardan mümkün olduğunca uzak kalmak, uyku düzeni, stresten uzak kalmak, temizliğe özen göstermek( abartmamak şartıyla), sigara ve alkolden uzak kalmak … gibi. Bunları bir alışkanlık haline getirmediyseniz eğer vücutta bazı parametreler bozulur. Yani kan tahliline yansıyabilecek değişiklikler olur. Bazen bu uyarılara tamı tamına uymanız bile bozulmayı tamamen engelleyemese bile dikkat etmediğinizde bozulma ihtimali daha çok. Uzun bir girişten sonra asıl meseleye gelelim. Vücudumuzda baktırmamız gereken tetkiklere gelelim.
Bizi koruyan sistemin birtakım elemanları vardır. Vitaminler, mineraller, organ fonksiyonunu gösteren tetkikler, enfeksiyon ve romatizma belirteçleri,…
Öncelikle sağlığını merak eden ve bunu düzeltmek isteyen insanların baktırması gereken tetkikleri konuşalım. İlk olarak tam kan olarak isimlendirilen parametre en temel ve ilk göstergedir. Burada kanınızın değeri, ne kadar kanınızın olduğunu gösteren hemoglobin değeriniz bakmamız gereken ilk gösterge. Bunun normal sınırlarda olmaması vücutta birçok hastalığın başlangıcı yada iyileşmesinin önündeki engeldir. İkinci gösterge karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını gösteren değerler. Bu değerler bu organlarda temel hasarları gösterir ancak her hastalığı göstermeyeceğini bilelim. Üçüncü önemli parametre ise vitamin ve mineral değerleridir. Peki hangi vitamin değreleri, size öncelikle bakılması gereken 3 değeri söyleyeceğim. D vitamini , magnezyum ve b vitamini. Bu değerlerin başlangıçta düzeltilmesinden sonra diğer parametrelerde düzenlenebilir. Tabi bu değerlerin normal referans değerlerinin arasında olması bu değerlerin normal olduğu anlamına gelmez. Çünkü referans değerin alt yada üst sınıra yakın olmaı bu değerin kötü olduğu yönünde yorumlanabilir. Bununla beraber bu değerlerin bir sağlık profesyoneli tarafından yorumlanması daha etkili olacaktır.
Peki bu değerlerin anormal çıkması durumunda ne yapacağız, ki toplumun büyük çoğunluğunda ne yazıkki bu değerler bozuk. O zaman öncelikle beslenme düzeltilmeli, sonrasında da kaliteli takviyeler ile hızlıca yerine konulmalıdır. Çünkü beslenme düzeltilmeden ömür boyu takviye kullanılması önerdiğimiz bir yol değildir.
Biz muayeneler sonucunda hastalarımızın hastalığı her ne olursa olsun öncelikle kan tahlillerini takip ve düzeltme yoluna gidiyoruz. Çünkü bu değerlerin düzeltilmemesi sistemde hastalıkların iyileşmesini engelleyecektir. Hepinize sağlıklı günler dilerim.