Bedenimizi ağ gibi saran, dokularımızı ve hücrelerimizi besleyen, atık maddeleri taşıyan dolaşım sistemimizin sağlığının bozulması; birçok hastalığın temelinde yer almaktadır. Dolaşım sisteminin sağlığı bozulduğunda;

• Hipertansiyon
• Kalp hastalıkları
• Beyin hastalıkları (inme, kanama)

Başta olmak üzere birçok hastalık ortaya çıkmaya başlar. Dolaşım sistemini 3 ana kısma ayırabiliriz.

1. Atar damarlar (Arterler): bunların elastikiyetinin azalması hipertansiyona, pıhtılaşmalarla tromboz ve embolilerin meydana gelmesi ise kalp krizi, inme, akciğer embolisi gibi yaşamı tehdit eden hastalıklara yol açabilir.
2. Toplar damarlar: bu sistemde meydana gelen problemler ile varisler, hemoroid, vücut ödemleri, derin toplar damar tıkanıklıkları gibi uzun dönemde yaşam kalitesini bozan hastalıklar meydana gelir.
3. Lenfatik Sistem: Bu sistemde meydana gelen problemler, dokuların temizlenmesini bozar. Lenfatik damarlar vücudumuzda adeta kanalizasyon sistemleri olarak çalışırlar. Dokuları ve hücrelerin atık maddelerini toplar damar sistemlerine taşırlar. Tıkanmaları özellikle yoğun toksin birikimlerinde, ağır metal birikimlerinde oldukça kolaydır.
   
   Damar Sağlığımızı Korumak İçin Neler Yapmalıyız?

• Sağlıklı beslenmeye özen göstermeliyiz. Her gıdayı olabildiğince mevsiminde, ilaçsız, katkı maddesiz ve doğal üretim olanlarından tercih etmeliyiz. Bağırsaklarımız ve karaciğerimiz ne kadar az yorulursa, dolaşım sistemimiz o kadar sağlıklı kalacaktır.
• Rafine karbonhidratlardan uzak durmalıyız. Özellikle şeker, tatlandırıcılı gıdalar (kola ve diğer paketli ürünler) ve ekmek, karaciğerde insülin direncini artırır, şeker kanda daha yüksek seyreder ve damarların elastikiyetinin zamanla azalmasına yol açar.
• Hareket. Dolaşım sisteminin aktif çalışabilmesi için kasların sürekli kasılıp gevşeyerek pompalama görevi görmesi gerekir. Hareket insülin direncini de azaltarak dolaşım hücrelerinin daha kolay yenilenmelerine olanak sağlar.
• Yeterli su içimi. Susuzluk dolaşım sisteminin en fazla etkileyen durumlardan birisidir. Susuz vücutta toksinlerin yoğunluğu artar ve dokulara daha çok zarar verir.
• Rafine tuzdan uzak durmak gerekir. Ancak orijinal doğal tuzlar da mutlaka ölçülü bir şekilde kullanılmalıdır.
• Doğal bitkisel ürünlerden: Alıç, tavşanmemesi, hünnap, ayva, çobançantası, aslanpençesi önerilebilecek bitki ve meyvelerden sayılabilir.
• Lenfdrenaj tedavileri: Pressoterapi olarak da bilinen bu yöntem ile lenf tıkanıklıkları açılır ve dolaşım sistemi aktiflenerek detoks süreçlerine fayda sağlanır.
• Ozon tedavisi: Damar yollarını yenileyen, canlandıran, dolaşım sistemi detoksu yapabilen en önemli tedavilerden birisi de tıbbi ozon tedavisidir.
• Hacamat ve sülük tedavileri: Öncelikli olarak lenf damarlarını hedef alarak tüm dolaşım  sisteminin yenilenmesine fırsat veren en önemli geleneksel tedavilerden birisidir.

Eğer dolaşım sistemini ilgilendiren bir sağlık probleminiz varsa hem beslenme konularında danışmanlık almak, hem bitkisel takviyelerden destek görmek hem de doğal tedavilerden yararlanmak için muayene randevusu alarak kliniğimize başvurabilirsiniz.