Buğday üç bölümden oluşur:

%80 endosperm bölümüdür ve buğdayın en iç kısmıdır. Bu bölüm protein ve karbonhidrattan oluşur ancak sağlık için faydalı lif ve vitamin azdır. Bunun dış kısmında kepek ve rüşeym tabakaları bulunur.

Bugün beyaz un dediğimiz ve hayatımızın ayrılmaz parçası olan un, işte eleme ile dış kısmındaki rüşeym ve kepek kısmı ayrıltırıldıktan sonra, kalan endosperm kısmının fabrikalarda kanserojen kimyasallarla beyazlatilmasi sonrası elde edilir.

Unlar silolarda bromla korunur ki bu madde vücutta iyotun görevine zarar verdiği için vücudun birçok fonksiyonuna zarar verir. Yine ekmeğin yapılış aşamasında çabuk bayatlamaması, güzel kokması ve daha iyi kabarması için onlarca kimyasal kullanılır.

Bu undan yapılan ekmekler soframıza taşınana kadar onlarca kirli ele temas ederek tam bir mikrop kaynağı haline gelmektedir.

Diyabet (şeker) ve hipertansiyon hastalıklarından kurtulmak yada hiç yakalanmamak için önce midenizin devamlı misafiri olan bu yiyeceği ıslah etmekle işe başlayabilirsiniz.

Bulabilirseniz ata tohumundan, bulamazsanız en azından fabrikaya girmeden kara değirmende öğütülen, besleyici kısımları ayrıltırılmamış un ve doğal ekşi maya kullanarak kendi ekmeğimizi evimizde kendimiz yapabiliriz.

Yine de kronik rahatsızlıkların birçoğunda hastalarımıza ekmeği ve unun girdiği bütün mamulleri tamamen yasaklıyoruz, bu bilgiler herhangi bir hastalığı olmayanlar için.

Unutmayın sıhhat bize verilmiş en değerli nimetlerden birisidir. Simdi zahmetli gibi görünen bu yöntem, yaşlılığınızda hastane koridorlarında yaşayacağınız zahmetten inanın ki daha tatlıdır.